Kisin en guzel aktivitelerinden biri Rotterdam Film Festivali bizim icin.
Avrupa'nin en buyuk film festivalleriden biri Rotterdam Film Festivali.
Dunyanin pek cok yerinden flmler katiliyor festivale, dunyanin pek cok yerinden insan da o donemde Rotterdam'da oluyor festivale katilmak icin.
Bu donemde gecenin bir vakti de olsa sokaklar bos degil bizim buarada.
Kafeler, restoranlar, oteller her yer dolu.
Canli neseli bir aktivite. Ve su gri kis gunlerinde kesinlikle insana iyi gelen bir aktivite.
Biz Ozanla hemen hemen her sene elimizden geldigince cok filme gidiyoruz festivalde. Bu sene istedigimiz kadar gidemesek de yine de festivalde filmler izledik.
Bunlardan biri mutlaka gormek istediklerimizdendi.
Gozetleme Kulesi.
Pelin Esmer'in Bati Karadeniz'de cektigi farkli trajediler yasamis iki insanin kesisen yollarini ve acinin paylasilinca geldigi hali anlatan degisik bir film.
Ormanın en tepesinde bir yangın gözetleme kulesine bekçi olarak sığınan Nihat'la, Tosya'da otoyol kenarında küçük bir otogara sığınan Seher, başkalarından kaçarken birbirleriyle çarpıştıklarında, suçluluk duygularına karşı kendi kendilerine verdikleri savaşı artık birbirlerinin şahitliği altında yapmak zorunda kalırlar.
Bizim bu filmi izlememizin iki nedeni vardi:
1. Filmi merak ediyorduk.
2. Rotterdam film festivalinde bazi filmler buyuk odul icin yarisiyorr ve Halk oylamasi ve juri oylamasindan en yuksek puani alan film hatiri sayilir bir odulun sahibi oluyor. Biz de Pelin Esmer'in filmini desteklemek istedik.
Gozetleme Kulesini begendim ben.
Guzeldi, oyunculuklari sevdim.
Olgun Simsek basrolde harikaydi. Keza Nilay Erdonmez de, ki ben ilk defa bu filmde izledim, hakikaten izlerken bizi cok etkiledi.
Ama bana en cok kimi begendin? derseniz...
evet Olgun Simsek ama en az onun kadar anne rolundeki Lacin Ceylan diyecegim.
Lacin Ceylan Seher'in annesini oynuyor. Oyle uzun uzun sahneleri yok filmde.
Ama o kisacik sahnelerde oyle guzel oynamis ki insan vay be diyor.
Filmde en sevdigim sahnelerden biri O'nun kiziyla konusurken hakikaten caresiz olan bakislari, sessizligi, konusmalarinin arasindaki uzun uzun eslerdi.
Bir baska guzel yani da goruntuleriydi filmin.
Bati Karadeniz'in guzelligini de doya doya izliyorsunuz filmde.
Goz alabildigine uzanan yesil, ormanlar, bulutlar, yagmur, sis...
Gozetleme Kulesi, hani nasil derler, belki gisede yuzu cok gulecek bir film degil. Keske gulse!
Belki bambaska efektlerle cok daha etkili cekilebilecek bir film.
Ama bence izlemesi cok keyifli bir film.
Oyunculuklar, goruntuler, hikayenin islenisi ile hakikaten izlemeye degecek bir film.
Bizim Gozetleme Kulesi aksamimiza donersek...
Biz sansliydik cunku basi filmlerin gosteriminin ardindan yonetmenle kisa soylesiler yapiliyor Rotterdam Film Festivalinde.
Bizim gittigimiz gosterimde Pelin Esmer de salondaydi ve sorulari yanitladi.
Seyirci sayisi, katilanlarin soru sorma istekleri bu filmin odul icin sansi var dedirtti bize.
Umarim alir odulu de.
Pelin Esmer'e sorulan bazi sorular ise nasil diyeyim beni sasirtti ve uzdu diyebilirim.
Organizasyon komitesinden bir gorevlinin sordugu soru mesela. Sanirim en az benim kadar Pelin Esmer de sasirdi. Diyordu ki gorevli:
"Filminizde c.i.plak bir kadin bedeni gosteriyorsunuz, ustelik manken falan da degil bu kadin. Bu kadin filmin ana ogesi. Turkiyedeki gosterimlerde sizce tepki nasil olacak?"
Pelin Esmer buyuk bir sakinlikle cevap verdi bu soruya:
O beden kadinin ruhu ve Turk sinema izleyicisi de bunu gordu zaten dedi.
Ben de musadenizle la havle demek istiyorum bu soruya. Bir de Film festivalinde soruluyor bu soru, ustelik bir Festival gorevlisi tarafindan, dikkatinizi cekerim. Tabi ki soruyu soranin ayibi ama buyrun size Turkiye imaji!
Ardindan burada sinema okuyan bir kizimiz da "Sizce Turkiyedeki izleyici ile yabanci izleyicilerin tepkileri arasindaki farklar ne?" diye sordu.
Eminim yapmak istedigi o degildi ama bir onceki sorunun ustune gelince, bence bir anlamda organizasyon komitesinden amcamizin sorusunu destekler gibi oldu. Surasi bir gercek ki bizlerin de soylediklerimiz konusunda dikkatli olmamiz sart. Evet ben O'nun ne demek istedigini anladim. Ama salon?
Sor bu soruyu cok guzel bir soru. Ama o sorudan sonra degil bence.
Cunku sanat evrensel, konudaki aci evrensel. Turkiyeye ozgu degil.
Ve son soru benim de aklimdan gecendi; dedi ki bir Hollandali, Son uc yildir festivale Turkiyeden gelen tum filmler Karadenizde cekilmis oluyor. Neden?
Dogru :)
Gozetleme Kulesi, Pandora'nin kutusu (bayilmistik!), Zefir.
Hepsi Karadenizde cekilmisti.
Pelin Esmer benim hikayeme orasi uyuyordu ama genel olarak bilmiyorum inanin dedi.
Ben de dusundum
Hakikaten neden?
:)
Karadenizin guzelliginden mi? Insaninin hala Karadenizlilik ozelliklerini tasimasindan farkliligini krumasindan mi?
Hakikaten neden? :)
Ben bulamadim cevabi. Sizce neden?
:)