Denizle sohbetler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Denizle sohbetler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Mart 2021 Perşembe

Biraz Deniz

Birazcik  Denizle ilgili aklimdakileri yazayim dedim. Hatira kalsin. Oyle cabuk buyuyor ki. Oyle cabuk degisiyor ki. Herseyi unutacagim diye ck korkuyorum. Enazindan simdi aklimda olanlar burada kalsin :)

*****

Krese babasiyla gidiyorlar. Ben kapidan ugurluyorum ve arkadasindan 

- "Deniz bay bay, cok eglen" diye sesleniyorum. 

O da bu seslenmeye avazinin ciktigi  kadar bagirarak karsilik veriyor. 

"Anneeee, bay bay! Seni seviyorummmm! Anneeeee!!!" 

Sabahlari denizin gidisinden tum mahalle haberdar :)

*******

Geceleri mutlaka yanimiza geliyor. Ilk 3,5 sene asla ama asla odamizin kapisindan girmeyen cocuk her aksam bizim yatakta. Saskiniz. Ama yapacak bir sey yok. Herkes gider mersine, biz gidiyoruz tersine. 

Insanlarin cocuklari bebekken anne babayla yatar, bu yaslarda artik odasina gecer. Ben bebekken hele hastayken ya da gecede milyon kez emme diye uyaniiyorken denize yalvarirdim bizim odada yatsin diye. Asla yatmazdi! Ah ne olaylar cikartirdi. Hatta bir keresinde 5 gece ust uste ateslendi. sadece ustumde uyuyor. Ama bizim odada asla uyumuyor. Belim tutuldu artik koltukta kucagimda bebeyle oturmaktan! Bir gece uyurken aldim bizim odaya gittim. Yine kucagimda ama ben de yataktayim. Uyandi ve bizim odada oldugunu gordu. Kiyamet koptu kiyamet!

Nereden nereye iste :) Simdi her gece bizimle :) gecen gun konusuyoruz.

G: Deniz, neden gece bizim yanimiza geliyorsun annecim?

D: Cunku istiyorum.

G: Hmm, neden acaba yatagin da cok guzel degil mi?

D: Guzel anne ama orada sen yoksun ki. Sicaciksin, mis gibi kokuyorsun ben sana sarilip uyumayi cok seviyorum.

Hadi gel de odan da uyu de:)

******

Gece bizim yanimza gelen sabah da bizimle uyaniyor tabi. gecen gun yandi ve dedi ki

D: Anne ben bu sabah cok mutlu uyandim

G: Harika Denizcim cok sevindim!

Bizim pencereden bir agac gorunuyor. Ona bakti

D: Agacin cicekleri acmis, bahar geliyor ondan mi acaba?

******

Denizin en en en sevdigi seylerden biri de benim kuolumu mincirmak! gecenlerde ustumu degistiriyorum. Sweatshirtum elimde, icimde tshortle salona indim. Deniz bana dogru kosmaya basladi

D: ooooo kollar acik. Minciklama trenini kaciramam anne kosamaliyim

:)

*****

Iste boyle gulduruyor bizi. 4,5 yasinda ve kendinvce esprileri var. Komik bir insanim ben galiba diye de onayliyor kendini :)

Komigim benim!

Bu sabah google photos su fotografini gosterdi bana. deniz burada daha 6 aylik bile degil. Minnacik bir sey. tek kolumda tasiyip bir taraftan kek bile yapabildigim gunler. Simdi degil tek elimle iki elimle bile tasiyamiyorum kuzuyu. Nasil buyuyorlar, nasil geciyor zaman akil almiyor. 



Cocuk buyutmek cok zahmetli, zor ama inanilmaz keyifli bir sey. Ben cok seviyorum bu seruvenin her anini. Her gun iyi ki diyorum. Iyi ki denizle yasiyorum bu hayati :)


 

8 Ekim 2018 Pazartesi

Dinazorlar, gergedanlar, filler...

Denizle cok muzik dinliyoruz bu ara. Spotify'da bir liste yaptik donup dolasip dinliyoruz onlari. Dinledigimiz guruplardan biri de Sudabap. Bence Denizin yasi biraz kucuk bu sarkilar icin. O yuzden arka arkaya dinlemiyoruz parcalari. Ama ben cok sevdim kendilerini. Listenin aalarina serpistirdim sarkilari. Arada cikinca seviniyorum :) Deniz de sevdi ama baya sozleri uzun oldugundan takip etmesi biarz zor. 

Dinledigimiz sarkilarindan biri Dino'nun sarkisi. 



Deniz bu sarkiyi anlattiriyor bize. Sarki arkada soylerken biz ona yavas yavas sozleri anlatiyoruz. "Bir gun uzayin icinden koca bir tas dusmus dunyaya. Dunya sogumus buz olmus. Dinolar boylece yok olmus..." Biz bunu ddedik mi heyecanlaniyor. Dinolar bozulmus diye kendisi de anlatmaya basliyor. Yani bu aralar bizim evde Dinazorlar cok konusuluyor :)

Bu dinazor sevdasi yazin Istanbuldan Izmire araba ile giderken basladi. Arabali vapurdaydik oyalansin diye bir dergi alaim dedik. kendisi dinazorlu olan dergiyi secti ve yol boyunca bize dergideki dinazorlari anlattirdi. iste yesil varmis, mor varmis, ucuyormus, yuzuyormus. Sonra unuttu gitti ama o dinazorlari. Ta ki bu sarkiyla karsilasincaya kadar.

Dun sabah dedik ki Denize, muzeye dinazorlari gormeye gidelim mi? Merdivenlere bir kosusu vardi ki gormelisiz. Hemen giyinip gidecekmis :) Neyse ciktik ucumuz "Dogal tarih Muzesi - Natural History Museum"a gittik. Londrada benim en sevdigim bina bu. rengi, yapisi, durusu bayiliyorum! Eskiden merkez Londrada oturuyorken yakini buraya evimiz. yakin dediysem otobusle 15 dakika falan. Arada giderdim sirf su binaya bakmaya :)


Disi kadar ici de guzel ama binanin. Bayiliyorum bu muzeye. Deniz'in de ilk gidisi degildi bu muzeye ama artik cok daha fazla anliyor muzeden falan. 

Ha dinazorlari gormeye gittik de ne oldu. odu koptu! Ama gercekten cocugun odu kotu dinazorlardan. E tabi oyle kitapta durdugu gibi sirin durmuyor gercekleri :) babasinin kucagina tirmandi boynuna sarildi. Bir yandan da benim elimi tutuyor. degil yurumek ccuk kafasini kaldirmiyor. Biz de 2 yasinda cocugun korkularinin ustune gidecek degiliz. Rotayi hemen baliklara cevirdik. Deniz'e baliklarin iyi gelmedigi hic gorulmedi daha. Baliklara gittik ve atladi kucaktan asagiya. Vitrinlerin, odalarin arasinda kosmaya basladi. 

"Annesi gordun mu mercan!"
"Annesi gordun mu noktali balik!"
"babasi gelsene bak ne gostericem!"
"Wuhuuu kocaman balik var burada!"
"Noktalari da var wouw!"

Boyle boyle baliklari defalarca dolasti iste. Sonra yolumuz fillerin oraya dustu ve denizin yuzundeki saskinlik gunumuzu aydinlatti. Bebek filler, koalalar, annesinin kesesindeki kanguru, kitabinda surekli gordugu karinca yiyenler dun gercek oldu. Cok sevdigi zebralari, zurafayi gorunce yuzu guldu. Ayilari ve aslanlari gordugundeyse baya cekindi. ben de cekiniyorum onlardan. Masallah baya irilerdi :)

Gergedan vardi bir de muzede. Deniz bu ara "Gergedanlar krep yemez" kitabini cok seviyor. Be de Gergadan'i gorunce heyecanla "Deniz bak iste bu gergedan!" dedim. nasil sevindi, nasil sevindi. Sonra bir durdu bakti ve dedi ki...

"Ama bu mor degil"
"Evet degil Denizcim bu gri"
durdu durdu...
"O zaman bu krep yemez"
:)
Bayiliyorum Denizle gezmeye :)

Muzenin adindan arkadaslarimizla bulustuk, biraz merkez Londra'da yuruduk, aksam evimize donduk. E tabi muzeyi konusuyoruz. Deniz dinazorlardan korktugunu soyledi. Haklisin dedik cok buyuktuler korkabilirsin. Sonra Ozan dedi ki "Ama onlar oyuncak biliyor musun Deniz, kocaman oyuncaklar. Onlardan korkmana gerek yok"

Denizin gozleri kocaman acildi!
"Oyuncak mi?"
"Evet, dizanorlar yok olmus ya bunlar oyuncak sadece"
"Ama ses cikariyor"
"Bak senin bu oyuncagin, bu oyuncagin da ses cikariyor."
"Cikariyor evet!"
"Onlar kocaman plastik oyuncaklar sadece, korkmana gerek yok"
Heyecanla bana dondu... 
"Annesi gercekten mi?
Ben de dahil oldum konuya boylece.
"Evet deniz, oyuncak onlar. Senin oyuncaklarin gibi ama kocamanlar"
"Annesi gercekten mi?"
"Gercekten annecim, gercekten onlar oyuncak"

Evde bir sure dolandi. Oyun oynadi, kitaplarina bakti. Arada biz gelip dinazorlar oyuncak dedi, arada oyuncak degil mi diye sordu. ve aksam yatma saati geldiginde bana dinazorlari anlat anne dedi.

Anlattim....
Eski zamanlarda dunyada dinazorlar yasarmis. Bunlarin bazilari ucarmis, bazilari yuzermis, bazilari da agaclarin arasinda gezermis. bir gun dunyaya kocaman bir tas dusmus. Cok toz kalkmis, gokyuzu hep tozla kaplanmis. Dunyaya gunes gelmemis, dunya sogumus, buz olmus. Iste boylece dinazorlar bozulmus. Uyumus dinazorlar. Uyumuslar, uyumusalar, uyumuslar. Sonra uyanmislar ama artik o buyuk dinazorlar yokmus. Bazilari kus olmus, bazilari balik olmus, bazilari bukelamun olmus. O gunden beri dunyada hic dinazor klamamis. Muzelerde, kitapcilarda gorduklerimiz hep oyuncaklarmis. Kocaman, plastik, ses cikaran oyuncaklar. Dinzaorlar artik yokmus....

Bilmem kacinci anlatisimdan sonra Deniz uyudu...

Bu sabah uyandi ve anlatmaya basladi... ben dinazor gordum cok guzeldi, kocaman! gergedan da gordum ama gri! Kanguru annesinin cebinde, karinca yiyenler komik, mercanlar kimizi...

O anlatti, hayat biraz daha guzellesti. Bu haftasonu da bu sabah da cok guzeldi...

7 Haziran 2018 Perşembe

Denizle sohbetler :)

Evet dun de yazdigim gibi Deniz gece yeniden uyanmaya basladi. Zaten ne demisler cocugumun hastyalandigina degil, duzeninin degistigine yanarim miydi o? Hah iste ondan! Gerci hastalandigina da yandim. Simdi hastalik gecince boyle konusmak kolay.

Cok sukur gee uyku saati normale dondu. Saat 8, 8:30 gibi uyuyor. Hastalik sirasinda bu uyku saati inanilmaz sapitmisti. Bazen 7de uyuyordu bazen 10-11 e kadar uyumuyordu. Saniriz agrisi, kasintisi da vardi. Kitap oku, oyun oyna, oyala. Ama yani tum gunun sonuna o 8-10 arasi gercekten cok zor oluyordu. Bebeklerin erken uyumasi cok buyuk nimet bu hastalikta bundan emin oldum. Burayi okuyan anne adayi/ yeni anne arkadaslarim elinizden gelen ne varsa yapin, deneyin ama mumkunse bebeginizi erken uyumaya alistirin. Bizimki gibiyse uykuya cok zor daliyorsa, gece bin kere uyaniyorsa bile o erken uyumasi buyuk nimet oluyor inanin. Ne diyordum cok sukur simdilik bu kisim eski duzene dondu gibi.

Duzene donmeyen kisim gece uyanmalari. Biliyorsunuz Ocakta Deniz 16 aylikken gece beslenmesini kesmistik. Anlata anlata oksaya oksaya. tabi ki agladi. Ama asla birakmadik gitmedik, yaninda olduk falan. Bu yontem bizde calisti ve Deniz cok sukur kesintisiz uyur oldu. Aksam 7 sabah 7 degil. Ama aksam 8:30 sabah 05:30-6 arasinda kesintisiz uyuyordu. Arada uyansa da kendini geri uyutuyordu. Cok ender beni istese de emmeden uykuya geri daliyordu. Son zamanlarda yarim saatte hatta 15 dakikada bir uyandigini dusunursek bu bana yetti!


Sucicegi sirasinda kasintidan uyandi, agridan uyandi. Ve gece 1:30 da antibiyotik icmesi icin anne babasi tarafindan uyandirildi. Ve malesef Deniz gece yeniden uyanmaya basladi. Buraya kafasini duvara vuran anne emojisi koymak istiyorum!

Bu da gececek elbette ama iste hakikaten uykusuzluk zor be blogsever arkadasim.

Dun gece 12:30 da uyandi Deniz. "ye kadar kac kere uyuttum hatirlamiyorum. Ama hep uyandi. 2de en son Ozan gel delirecegim dedim Ozan uyuttu. 4'te, 5:30 da yeniden uyandi. Ben tabi ne kadar uyudum hesaplamaya bile degmez. 

Sabah uyandik. Tabi yine sanki gece uyanan emmeeeeee diye ortaligi birbirine katan bebek Deniz degil. Pur nese, agiz dolusu gulmeler. Parcalicam severken :) Neyse konusuyoruz.

D: Deniz agladi
G: Evet annecim neden agladin? Sen artik gece uyanmiyorsun ki.
D: Deniz agladi. Dondurma istedi (ilaci soguk diye icirirken babasi aa bak dondurma gibi diyordu)
G: Hmm dondurma mi istedin?
D: Deniz dondurma istedi
G: E ama emme diyordun Deniz
D: iiii emme yok. Ay dede var emme yok!

Cocuk teoride iyi pratik eksik demek ki :)




12 Nisan 2018 Perşembe

Deniz 19 aylik oldu

Deniz 19 aylik oldu. Artik 1,5 yasindan bile  buyuk dusunsenize. Cok garip yahu cok!

Deniz 19 aylik oldu. Yurume isini tamamen halletti ve hatta kosmaya basladi. Artik emeklemeyi ayaklari parkelerde kaymadigi surece tercih etmiyor. Ha ayakkabisi, patigi yoksa ve kayiyorsa hop dizlerinin ustune iniveriyor. Ama bu durumda da pek mutlu olmuyor soyleniyor. 1 ay oncesine kadar favori aktiviten emeklemekti annecim :)


Yurume konusunda kendine guveni artinca bizim bebek arabasi iyice aksesuar oldu. Zaten kucuklugunden beri cok da severek kullandigini soyleyemeyecegim ama su ara aralari hic iyi degil! Ne zaman bebek arabasina oturtsak "asagi" diyor. Asagiya inecek ve yuruyecekmis. Cogu zaman birakiyoruz yurusun diye sipayi. Bir yerden bir yere ulasma hizimiz yariya indi. Hatta belki daha da az :)

Daha yeni 18 aylik olmustu. Annem de buradaydi. hepbirlikte yemege gittik. Donuste yuruyecegim dedi. Ama o zaman daha yurumeye baslayali 15 gun falan olmus. Nasil yavas! ve nasil temkinli! Aman dedim 10 metre yurur yorulur, yurusun. Deniz eve kadar yurudu! Normalde 15 dakikada yurudugumuz bir yol oldu tabi yarim saat. Denizin pesinde biz ordek ailesi gibi piti piti gidiyoruz :) Ama yuzundeki mutlulugu bir gorseniz :) 

Simdi biraz daha hizli yuruse de elbette bebek adimlari bizimkilerle bir degil. Ama yurumek istediginde birakiyoruz. Cunku yurudukce kendine guveni nasil artiyor goruyoruz. Park, bahce, arabalar olmadigi ve elimizi tuttugu surece sokaklarda yuruyor Deniz. Marketleri falan saymiyorum bile tabi. Her rafin onunde 5 dakika inceleme yapmasi da cabasi. Velhasil kelam Denizin yurumeye baslamasiyla bizim sokakta gecirdigimiz sure mecburen artti. Ama faydasi da cok tabi. Gecenlerde ikea'ya gitmistik. Koca ikea'yi bastan sona yurudu. Sonra gece deliksiz uyudu. Ikea vallahi evimizin her seyi :)

Evde hic durmuyor. Koridorda surekli yuruyor. Basladi bizimki voltaya diyoruz. Bir asagiya bir yikariya yuruyup duruyor kuzu :) Tamam yurusun. Ama bazen gozleri kapali yuruyor. Annecim gozlerini kapatip yurume diyorum guluyor bana! Simarik gulusu vardir denizin. Simarik emeklemesi de vardi boyle kicini saga sola savurarak emeklerdi. Hah iste ona bir de simarik yurumesi ve kosmasi eklendi simdi. En risklisi bu ama. Evin cesitli koselerini kaplamaya basladik ne olur ne olmaz diye. Gozu kapali bir sarhos bebek var ne de olsa evimizde :)

Deniz 19 aylik oldu. Konusuyor. Hem de cok tatli konusuyor. Derdini artik isaretlerle degil kelimelerle anlatiyor. Bu sabah mesela "tavsan yok" diye uyandi. haydi bakalim! 
- Tavsan gok
- Evet annecim evimizde tavsan yok
- Gok
- Evet annecim tavsan yok da neden olsun
- Gok 

Meger dun babasi Denizi kresten alirken, kresin onunde tavsan susleri vardi onlari kaldirmislar da onu konusmuslar babasiyla. Ben de diyorum biz sabah sabah neden tavsan konusuyoruz :)

Her bebek gibi Deniz de, konusmaya basladigindan beri bugune kadar kaydettikleri ile bizi sasirtiyor. Ben en cok ani bir ses falan duydugunda "Allah" diye tepki vermesine guluyorum. Ha bir de Abaw var tabi :) 

Renkleri iyice ogrendi. Sa (Sari), tirmiti (kirmizi), tutuntu (turuncu), mai (mavi), moo (mor), siyah (siyah), beysa (beyaz), pamba (pembe) ve pusya (fusya) renklerini taniyor. Gri konusunda gel gitli, kahverenginin tonlarina hakim olamadi daha :) Oyuncaklarini renklerine gore ayirabilyor, esleyebiliyor. Ben bu esleme oyununu corap katlama konusunda yardima cevirdim tab./ Koyuyorum onune coraplari hadi annecim sariyi bul falan diyorum. O buluyor ben katliyorum. Ev islerine yardim geliyor oley :)

Sekilleri de ogrendi. kare, ucgen, yuvarlak sekillerini taniyabiliyor. Puzllelari simdi iyice oynamaya basladi. 1 yasindan beri falan puzlelar ile oynamayi seviyor deniz. Ama yerlestirmeyi sevmiyordu. Daha dogrusu yerlerine tam yerlestiremeyince sinirleniyordu. Ben de mukemmelliyetci olsun istemiyorum, hep tamam annecim oraya koysan yeter falan diyordum ama yok illa bana verip duzgunce koymami istiyordu parcalari. Ben de o yuzden puzllelari bir kenara koymustum bir ara. Ortadan kaldirmadim da ay gel puzlle oynayalim demedim yani. Simdi kendi kendine puzllerla oynamayi seviyor. Ama yine arada elime tutusturuyor zor parcalari. "Anne" diyerek. Denizin puzlle yerlestiricisi benim buyrun!

Bu ay denizin gelisiminde en gozle gorulen kisim konusma oldu kesinlikle. hem ingilizce hem de Turkcede. Ingilizceyi krese biraltik biz biliyorsunuz. Evde ingilizce sarki dinliyor arada o kadar. sadece turkce konusuyoruz. Ama o arada Ingilizce konusuyor. gecen gun markette kabaklari gosterip curjet dedi. Ogrenmis sipa! Milk, come, up and down, bubbles diger soyledigi kelimeler Ama asil ingilizcesini sarki soylerken goruyoruz. Deniz bu ara ingilizce sarkilar soyluyor evde. Whells of the bus tabi ki favorisi. zaten kucuklugunden beri o favorisi. "All day looo" diye dolaniyor ortalikta :) Rain rain go away bir baska sevdigi bu ara. Cocuk sarkilari konusunda ingilizceyi tercih ediyor. Tabi kres etkisi.

Bir de sayilari ogrendi. Ogrenmis yani. Bunu biz ogretmedik. hem ingilizce hem turkce saymaya basladi. 5'e kadar kendisi gidiyor. Ondan sonrasinda biz soyleyince o da soyluyor sayilari. 10a geldik mi kutlama var :) Rakamlari taniyor da artik. Firinin saatinde bana 1,2 diye rakamlari gosterebiliyor.

Deniz 19 aylik oldu. Oyun oynama suresi artti. Deniz hep oyun oynamayi seven bir bebek oldu. Biz de oyun oynamayi sevdigimizden herkes hayatindan memnun. Ama 1,5 yastan sonra oyun oynama suresi de artti hepimizin aldigi keyifte. Bu ay Turkiyeden bir valiz oyuncakla donduk :) Deniz'e sagolsun teyzeleri bir suru oyuncak almis. Hepsine bayildi. Emre teyzesinin aldigi tahta meyve kesme setine bayiliyor. Karpuz haric :) Niyeyse karpuzu asla kesmiyor. Onune koydugumuz anda hayir diyerek karpuzu bir kenara koyuyor. Anlayabilen beri gelsin :)

Urun teyzesi Haba'nin tahta kagit karisimi bir puzzleini almis denize. Haba haba diye dolaniyor ortalikta. Hem bizimle, hem yalniz o haba il e cok oyalaniyor. 

Gonca teyzesi de simdi adini bilemedigim birbirine gecen tirtikli bloklar almis Deniz'e. Bayildi! Cunku lego ya da duplolari da tam geciremeyince kiziyordu., Bunda geldigi yerden birlesiyor parcalar ya baya onlarla da oynuyor :) Onlari renklerine gore ayiriyor. Sekilleri soyluyor. Baya bir oyalandi ve sevdi o oyuncaklari da.

Tabi yine en sevdigi oyuncaklari kitaplari. Deniz'e kucuk bir koltuk aldik. O koltuguna oturuyor. Eline kitabini alip bicir bicir kitap okuyor. Zaten yazili olan her seyi guya okuyor. Kresten gun sonunda yaptiklarini gosteren bir kagit veriyorlar her gun. O kagidi illa deniz aliyor ve her gun bir okuyor :) Eve gelen mecmua reklam hicbiri Deniz okumadan atilamiyor :)

Deniz 19 aylik oldu. Minyon bir bebek. Anca 10 kilo oldu anca boyu 80 cmyi buldu. Ayaklari hala 4 numara yani 20. Tam bir minnos kendisi. Ama bir yandan son iki kopek disi disinda tum dislerini tamamladi. O iki kope disi de haftalardir bizi surunduruyor. Beyaz beyaz gorunuyorlar ama bir turlu patlamadilar. Geceleri bazen uykusundan aciyor diye uyanuiyor kuzum. 

Dis ya da hastalik disinda cok sukur gece uykusunda baya bir asama kaydettik. Ama biliyorum bebeklerin duzeni her an degisebilir. O yuzden kendimi hazir tutmaya calisiyorum uykusuz gecelere. Tabi bu yazildigi kadar kolay olmuyor. ozlelikle ben biraz yogunsam ve mesela is yemegi olduysa bir aksam denizi goremediysem -ki bu cok olmuyor- Denizin gece uykulari hemen bozuluyor. Biliyorum ozluyor :(

Deniz 19 aylik oldu. Yemekle arasi gelgitli. Yemek isterse gayet guzel yiyor yemegini. Ama yemek istemediginde asla ikna edemiyoruz kendisini. Tabagini mama sandalyesinden alip masanin ustune koydu mu biliniz ki yemek safhasi kapandi! Bir de tabagi ileriye itiyor. Alin sunu gozumun onunde! der gibi :) 

Yemeklerini cogunlukla kendisi yiyor. Kasik ve catal gayet guzel kullanabiliyor. Bu aralar illa yemekleri catalin kenari ile kesmeye calisiyor.. Bizden gordu ve kaydetti onu da kesin :) Bicagini ilk kez bu sabah eline verdim kullanacak gibi :) 

Gecen hafta 2 gun ust uste tabaklari alip alip yere firlatti. Cildirmamak icten degil! Bu durumlarda tepki vermeyin diyorlar ya vermedik. Ama resmen icimde firtinalar kotu! neyse sonra babasi aldi konustu onunla. ben de gece yatmadan konustum. Iki gunun sonunda bu sacmalik son buldu gibi yani umariz!

Pipetle su icmeye bayiliyor. bardaktan da icmek istiyor ama eline ne zaman bardak versek sonucta o el bardaga sokuluyor ve su icme oyuna donuyor. Bu donem de gececek diye sabirla bekliyoruz. Su disinda bir de ihlamur icmeyi seviyor o kadar. Kefir, ayran falan hic umurudnda degil. Su veriyoruz biz de ne yapalim, ne icmek isterse o :)

Deniz 19 aylik oldu. Bence cok ama cok guzel bir devreden geciyor. Hala kucak bebegi. Koynuma bir sokulusu, omzuma bir yatisi var ki icim eriyor. Ama bir yandan ayaklandi, etrafinin farkinda, bizimle sohbetler ediyor. Boyle tadindan yenilmeyecek bir donem bence bu.

denizin bebekliginin her aninin tadini cikarmaya calistim. her anini da cok ama cok ozluyorum. Velakin bu 1,5 yas bir baska geldi bana. Bunu deli gibi ozleyecegime eminim o yuzden beraber  oldugumuz her an gozumu kizimdan ayirmadan, onu opmelere doyamadan, mmuncir mincir kizimla oynuyorum.

Denizim buyuyor. Cok sukur saglikla cok sukur gule oynaya.
Cok sukur
Cok cok cok sukur her animiza



28 Mart 2018 Çarşamba

Deniz, benim adim ne?

Deniz, konusmayi iyice ilerletti bugunlerde. Ingilizce turkce ortaya karisik bir konusma gelistirdi. Kafasina nasil eserse artik :) Pek cok yeni kelime soyleyebiliyor ve biz ne soylersek onu taklit ediyor. Bicir bicir, babil babil ortalarda dolaniyor. 

Hakliymissiniz 1,5 yas cok tatli bir zamanmis hakikaten :)

Bazen sasiriyorum soylediklerine. Gecen gun kitap okuyorduk Dinazor dedi mesela. Dimasor diyor ama olsun iste onemli olan niyet :) Bir yandan bazi kelimeleri hala ayniyarim yamalaklikla kullaniyor ki biliyorsunuz buna bayiliyorum. Pila Pila (pilav), Pe pe (peynir), Te (terayagi) oyle iste :)

Bu aralar sayilar ve renklere takti. Bizimle birlikte 10 a kadar Turkce ve ingilizce sayabiliyor. Yani biz bir diyoruz o iki diyor mesla beklersek 3 de diyor. Yok biz 3 dersek o dort diyor falan filam. Yani tabi 1den 10 a kendi basina saymiyor da ogrenmis sayilari. Renkleri de bu hafta cozdu. Favorsi Si (sari) ve Mo (mor) :) Tahtalari, bardaklari renklerine gore ayirip oynuyoruz Denizle. Artik baya baya oyun oynuyor :)

Urun teyzesi bir oyuncak almis Deniz'e. Puzlle gibi cok eglenceli. Onunla da sekilleri ogrendi. Kare, ucgen, yuvarlak. Simdi nerede onlari gorse basliyor kare kare diye bagirmaya. Evet annecim kare, evet annecim ucgen :)

Krestekilerin isimlerini saymak en buyuk zevklerinden biri. Kresin girisinde ogretmenlerin fotograflari var. Deniz biliyorsunuz arabasina oturmayi sevmez. Her arabaya oturtma bir mucadele. E agirlasti hep kucakta tasinmiyor. Gerci oyle cok kilolu degil, minyon bir bebek deniz o yuzden hala cok da agirlasmis sayilmaz ama hep kucakta tasinmiyor yani. Sonucta ben de minyonum arkadas :) O yuzden arabaya oturmasi kritik! Simdi arabayi o fotograflarin onune birakiyorum. ve Deniz'i arabaya oturturken sormaya basliyorum. 
- Annecim bu kim? 
- Mia. 

- Hmm peki Sophie nerede? 
- Ooda
- Aa buldun mu aferin sana...

Boyle boyle bir bakiyoruz arabanin kemerleri baglanmis Deniz yola cikmis :) 

Evde de kreste yaptiklarini anlatirken basliyor ogretmenlerini saymaya.
Gul, Mia, Sophie, Dani, Claire, Emy, Francesca ve hatta Natasha. Hepsini guzelce sayiyor.

Simdi bunlari neden yaziyorsun Gulcin diyorsunuz degil mi? Bir, evet ani olsun diye. Iki, az sonra soyleyeceklerime zemin olsun diye. Kisaca diyecegim o ki bu Deniz kiz dil konusunda ilerliyor, gelisiyor, bir suru kelimeyi ismi artik soyleyebiliyor. Ama tum bu isimleri, kelimeleri soyleyebilen kizim, annecim benim adim ne diye sordugumda biliin bakalim ne cevap veriyor?

Durun soyluyorum: CINCIN

Evet cincin :)

Yok annecim Gulcin diyorum, hadi tekrar et Gulcin. 
Cin Cin

Yok annecim Gul-cin
hmm CinCin!

Defalarca denedik. Hani belki tesaduftur dedik. Hani belki o an cani istememistir dedik. hani belki denk  gelmistir dedik. Ama yok. Ne zaman sorsak Deniz annenin ismi ne diye Deniz tereddutsuz cevabi yapistiriyor CinCin!

Annecim kare ucgen diyorsun, Natasha gibi zor bir ismi soyluyorsun. Gul diyorsun. E bana neden acana CinCin diyorsun? diye soramiyorum cunku. Ne de olsa 1,5 yasinda bebek.

Aldim kabullendim ne yapayim.
Oyleyse merhaba efendim, ben CinCin. Tanistigimiza memnun oldum :) Operim :)

16 Mart 2018 Cuma

Nerede kalmistik?

Bak yine bir aydan fazla zaman gecmis son yazinin ustunden. Nerede kalmistik? En iyisi aklimda kaldiginca son bir ayi anlatayim :)

Bu bir ayda biz hayatimiza devam ettik ki instagramdan beni takip edenler yakinen duruma sahit oluyor :) Sonra 10 gunluk bir Turkiye gezisi yaptik. Once Izmir'e gittik sonra 2 gunlugune Istanbul'a ugradik. Iksi de nefisti. Sonunda annemi de aldik ve Londraya geri donduk. Oh mis.


Bu bir ayda Londraya, buraya tasindigimizdan beri hic gormedigim kadar kar yagdi. Beast from the east dediler. Gunlerce heralde ulkeyi toptan sibiryaya tasidilar diye dusundum. 


Ya tamam bir iki gun kar guzel falan da, kar yagarken ise gitmeniz gerekiiyorsa ben almayayim. Aman soguk yahu! O yuzden tamam gulduk eglendik, sevdik sevindik de gittigi iyi oldu. Ha olan bu arada benim ehliyet sinavina oldu kardan iptal edildi!



Bu bir ayda Deniz buyudu. hem de cok buyudu. Iyice yurumeye basladi. ve yurumeye basladigindan beri kici yer gormez oldu. Bir dakika oturursa 11 dakika yuruyor, 21 dakika kosmaya calisiyor. Evde surekli ayak altinda yuruyen bir minnos var artik :) Zaten zayifti artik et tutmasi mumkun degil bunun :)


Bu bir ayda Deniz konusma isini de baya ilerletti. Artik Ingilizce bir suru kelime soyluyor. Ozlelikle sabahlari. Dimagi mi acciliyor nedir anlamadim ama sabah ingilizce sular seller gibi :) Happy (mutlu) ve amazzing (evet z yi bastirarak soyluyor - inanilmaz demek) ilk soyledigi ingilizce kelimelerdi. Onlara eyes (gozler), noise (burun), mouth (agiz), teeth (disler) eklendi. This (bu), that (su) diyor. bazi sebzeleri soyluyor. Ama bazi kelimeleri aynen turkcede oldugu gibi yarim yamalak soyluyor :) E zaten yarisi turkce yarisi ingilizce. Vallahai arada ne diyor anlamiyorum. Iste o zaman deniz'i gormelisiniz resmen sinirleniyor :) Evde pur dikkat kendisini dinliyoruz aman bir sey der de kaciririz diye :)


Turkcesi biraz daha hizli ilerliyor. Oley! Evet oley diyorum cunku elbet ingilizcesinin daha cabuk gelistigi zamanlar gelecek.Sonucta ingilterede yasiyoruz ve evde olmadigi her an ingilizce duyuyor. O yuzden ozellikle bu ilk yillarda turkcesi iyi otursun istiyorum. bakalim insallah :)

Ne diyordum. Turkcesi daha cabul geliyor. Iki kelimeli cumleler kurmaya basladi. Yeni yeni konusmaya baslamisken 10-11 aylikken "Anne emme" derdi Deniz. Meme istiyor yani :) Ama onu ilk iki kelimeli cmlesi saymak olur mu bilemedim. Gecen sabah babasina "Bidaha sur" dedi. Teretagli balli ekmek istiyormus. Kayitlara ilk iki kelimeli cumlesi olarak bunu geceyim diyorum 18 aylik. Bu arada bir onceki gun ucakta bana "Al tak" demisti. Ucaktaki kulakliklarin ucunu cikariyor, sonra ben takiyorum yeniden cikariyor, sonra ben takiyorum yeniden cikariyor. Boyle yuz milyon kere o kulaklik uclarini takiyorum ben :) Hah onu soyluyordu iste. Ama hadi babaya kiyak geceyim dedim :)


Soyledigimiz her seyi papagan gibi taklit ediyor. ve ben buna bayiliyorum! Dun aksam mesela ofis dedim. Isle ilgili bir sey anlatiyorduim. Sen bir sevsin bu kelimeyi. Sanirim ilk defa duydu. deniz bir seyi ilk defa duydugunda pur dikkat kesilip dudaklarimiza odaklaniyor. Oyle dik dik bize bakiyor bir sure. hep boyle bu. yeni bir sarki, yeni bir kitap, yeni bir kelime. Hangisi olursa olsun duydu mu o minik agzini hafif araliyor, gozlerini hafif kisiyor ve bizi izlemeye basliyor :)

Dun aksam da benim dudaklarima odaklandi bir sure ben ofis derken. ve sonra gulmeye basladi. Ofis diyorum guluyor. Ofis diyorum guluyor. ne dusunuyor acaba o minnacik kafasinda da o kadar guuluyor bilemedim. Sabah koklasmamaizi yaparken Deniz ofis dedim yine gulmeye basladi. Yahu ne komik bu cocuk buyutmek. Dusunsenize ofis demenize bile gulen biri var hayatinizda :)


Yine bu sabah deniz dikkatli ol dedim aynen tekrar etti Dikkatli ol. Kelimeler, yavas yavas birer birer gibi ikilemeler artik ne soylersek Deniz de arkamizdan tekrar ediyor. Tabi bazilarini yarim yamalak soyluyor. Hah oyle olunca da ben bayiliyorum :) Kovu mesela Kivi demek haberiniz olsun :) Amma elma, emmek ekmek. Cobu corba :)

Iste bizde hayat boyle. Is zor, is yogun falan filan ama bu Deniz kizla yasadigimiz anlar her seyin onune geciyor.

Iyi ki de oyle.
Yoksa nasil eglenecegioz degil mi ama :)


15 Ocak 2018 Pazartesi

Tah at accc! (3)

Deniz yeni kelimeler ogreniyor. Veakin ben son Denizle sohbetler yazisini yazdigimdan beri kelimelerden cok isaret dilini ilerletti. Bence daha uzun sure konusmaz. Ihtiyaci yok cunku. Cocuk resmen isret dili ile anlasiyor :)

****
Top diyorum ellerini top tutuyormus gibi yapiyor.
Penguen, tavsan, aslan, falan biliyorsunuz zaten. Aralarina geyik katildi yeni yil donemi. Geyik diyince elleriyle boynuz yapiyor kafasina :)
Kucaga alinmak isteyince iki elini birlestirip yukari dogru uzatiyor. O birlestirme niyeyse :)
Araba resmi gordugunde yerde araba suruyormus gibi yapiyor.
Yoldan otobus gecerse burnunu tutuyor :)
Ballarin nerde deniz diyorum gidisini tutuyor :)
Bir de bu hafta sonu totosunu gostermeyi ogrettim. Gordugunuz uzere annesi olarak cok faydali seyler ogretiyorum cocuguma!
*****

Birden fazla dile maruz kalan bebekler genelde gec konusurlarmis. Deniz de krese baslayip ikinci dile maruz kalmaya basladigindan beri hakikaten dil konusunda biraz durakladi. Normal. Biz Denizle konusmaya devam ediyoruz :) Zaten kendisi de gecen gun instagrama ekledigim videodaki gibi hic susmuyor :) Denizce anlatiyor cocugum derdini :)

****
Videoda babis diye bagiriyordu.
Evde emmele diyor mesela neyse :) ne bilmiyoruz caktirmayin!
Favorisi Cebic! Gunde kac kere cebic diyor sayamiyorum. Bir de degisik tonlamalarla soyluyor. Sanirim farkli heyecan seviyeleri var Cebic kelimesinin :)
Denizce zor bir dil ogrenmeye calisiyorum ama zorlaniyorum iste :)

********
Yeri gelmisken bunu yazayim. Denizin resim ve videolarini instagramda bloguma gore daha fazla paylasiyorum. Cunku orada hesabim kilitli. Blogum internet aramalarina falan kapali ama yine de acik bir blog. zaman zaman kilitli yapmayi dusunuyorum ama o zaman su anda izleyenler izleyemez hale geliyor. Falan filan. O yuzden simdilik video ve resimleri daha cok instagramda. 

Konumuza donersek bir de tek heceli konusuyordu hatirlarsaniz. O da devam ediyor :)

**
Kahvaltida ne yemek istersin Deniz?
Te (tereyagi)
Baska?
Ba (bal)
Baska?
Emmek (ekmek - yeri geldiginde emme istegini de ayni sozcukle anlatiyor. Cocuk iste ekmek, sut ne varsa verin de besleyin beni diyor :))
********

Hic ogrenmemesini tercih edecegimiz bir kelimeyi ogrendi. Hayir! Denize oyle cok hayir demiyoruz. Kendisine ya da baskasina zarar verecek bir sey olmadigi surece bir seyleri denemesine izin veriyoruz. Ama piriz elliyorsa hayir diyoruz mesela. Duyuyor yani. Sagolsun duydugu gibi kullanmaya da basladi.

**
Deniz artik uyku saati geldi.
Ayir(!)
Deniz biraz da sebze ye bak cok guzel
Ayir(!)
Hava cok soguk bu atkiyi da takalim sana 
Ayir (!)
******

Karsi ataga gectim. Evet kelimesini de ogreteyim dedim. Evet evet evet diye sarkilar mi uydurmadim. Hikayeler mi anlatmadim. Sonucta geldigimiz nokta degismedi. Ayir ayir diye dolaniyor ortalikta :) Bir de ayir derken kafasini salliyor. Ayir ayir ayir!

Ba bay demeyi ogrendi kreste. Gelene gidene yoldan gecene el sallayip ba bay diyor. ustune bir de benim ogrettigim opucuk yollamayi ekledi. Sevdiklerine ustune bir de opucuk yolluyor :)

Sesleri taklit etme de devam ediyor tabi. Hatta en sevdiklerinden biri bu

*****
Kedi kopek seslerinden sonra ordek katildi aramiza.
- Bu oyuncak ne deniz?
Vak
- Bu hayvan ne deniz (ugur bocegi gosterip)
ugu (bu ses degil ama neyse simdi aklima geldi :))
- Baba cimleri nasil kesiyor deniz?
vuuu
- Sacini kurutalim mi Deniz?
vufff

gordugunuz uzere pek cok makina vufff :)

*********
Bu arada Ingilizce baya anlamaya baslamis. Artik tum organlarini gosteriyormus sorunca. Turkcesi bir adim ileri olsun diye hemen zor seyler ogrettim.

Alin, Boyun, ense. 
Ben bile ingilizcelerini bilmiyorum bence o da bir sure ogrenemez. ha ha onu da krestekiler dusunsun :)

Ben niye ingilizcesi ilerleyecek turkcesi geri kalacak diye bir endiseye kapildim bilmiyorum ama oyle ingilizce ogrendikce ben turkcede cosuyorum. haydi deniz bakalim hangisini once konusacak :)

Ah bu arada, Ingilizce ilk iki kelimesini de soyledi Deniz gectigimiz hafta.
Ilk soyledigi ingilizce kelime happy -mutlu- oldu. Bunun beni ne kadar mutlu ettigini tahmin ediyorsunuzdur eminim. Hayatta tek istedigim mutlu olmasi olan kizim happy diyerek ingilizce yolculuguna basladi. O happy happy diye evde dolandikca ben gercekten mutluyum hem de cok mutlu!

Ikinci soyledigi ingilizce kelime amazing oldu. Buna biz de sasirdik. Ama gymboree'ye gidiyoruz ya oradaki kiz surekli amazing diyor. Bu cumartesi bir baktik Deniz de amaze- diyor :) Kuzu :)

Iste boyle Deniz cephesinde konusma durumlari. Biraz isaret dili, biraz ses taklidi, tek tuk kelimeler derken bir sekilde Deniz bizimle anlasiyor. Ne yalan soyleyeyim o konusmaya calisma halleri oyle tatli ki icimden habire Denizle sohbet etmek geliyor :) Tabi ki icimdeki sesi dinliyorum! Dinleyeyim degil mi ama :)


Bunlar da ilginizi cekebilir

Related Posts with Thumbnails