31 Temmuz 2018 Salı

Sekeri azaltma hikayem...

Bugun 31 Temmuz 2018. Ve ben tum Temmuz ayi boyunca cikolata yememis bir insanim!

Bilenler biliyor. Zayif noktalarimdan biri cikolata. Onume cikolata koyarsaniz ben hayir diyemiyorum. Ama genelde iradesi kuvvetli bir insanimdir. Hamilelikten once de cikolataya bayilirdim. Hele bir Nutella askim vardi ki sormayin gitsin. Ama yemeyecegim dersem de yemezdim. Mesela bir keresinde ofiste benim cikolata sevdamla cok dalga gectiler. Tamam dedim 1 hafta cikolata almiyorum. Yok dediler almamakla olmaz. Bakalim biz alip masana birakinca da yemeden durabilecek misin? Deliler, her gun cikolata alip geliyorlardi. Masamin ustu cikolata doldu. Ama ben tabi ki yemedim! hey yavrum be! Cikolata sevdam buyuk olabilir ama inadim daha buyuktur benim! 

Ha sonra ne oldu, o bir hafta gectii ve ben yine cikolataya geri dondum. Orasi beklenen son zaten. Hamilelikte neredeyse hic cikolata yemedim. Yedisysem de dark yedim. Ki zaten ben dark cikolatayi daha cok severim. Deniz dogduktan sonra da cikolata ile olan mesafemi korudum. Ama evde oldugum o donemde, kekler girdi hayatima. Kahvenin yanina bir kek, cayin yanina bir kek. E o kadar da olsun canim. Hic takmadim. Dedigim gibi abartmam ben. O yuzden sorun yoktu.

Yoktu diyorum. Cunku ise basladiktan sonra sorunlar ortaya vikmaya basladi. Farkettim ki ise baslamamla birlikte cikolata, keke, bilimum sekerli baska seylerin tuketimi bende arttikca artti. Uykusuzluktan oldugum sabahlarda kahvemin yaninda nutellali ekmek yemek keyif haline geldi. Ogle yemegi sonrasi bir dilim kek. Aksam yemegi sonrasi biskuviler. Durumun farkindaydim ama itiraf ediyorum durduracak, irademi devreye sokacak gucum yoktu. Is yogunlasti benim tatli yemelerim yogunlasti. Bir sure sonra farkettim ki surekli sekerli bir seyler istiyorum. Hatta ofiste ne zaman bunalsam elime bir dondurma, bir cikolata aliyorum. Ve hatta farkettim ki gun icinde sekerli bir sey yemezsem calisasim bile gelmiyor.

Sonra tatile gittik. Ve tabi ki tatli bufesine gomuldum! Adamlar otelde taze kunefe pisiriyordu. Afedersiniz ama nasil yemeyeyim. yedim vallahi. Bak allah icin orada hic cikolata yemedim. Zira dark cikolata kunefenin, sekerparenin, kazandibinin yannda tercih edilmiyor tabi :)

Ve iste o tatilde, tatil donusu sekerle arama biraz mesafe koymaya karar verdim. Aldigim en zor kararlradan bir bu olabilir.

Hic buyuk hedefler koymadim bu konuda kendime. Tamamen sekersiz beslenebilecegimi sanmiyorum. Seviyorum sekerli seyleri. Yani onume kunefe koyrasaniz ben hayir diyemem. Ama gunluk hayatimda sekeri olabildigince azaltmaya karar verdim diyeyim. Her gun nutellali ekmek yememek, her gun bir dondurma yememek, canim ne zaman sikilsa bir cikolatali biskuvi aramamak bana yetecekti.

1 Temmuzda iste bu amacla sekeri azaltma programima basladim. Ve arada dogum gunum de olmasina ragmen tam 31 gundur ben cikolata yemedim. Kuru meyve, meyve gibi seyler disinda sekerli bir sey de yemedim. Yani ekmek gibi seylerin icinde yedigim disinda elime endustriyel seker almadim dyebilirim. Bu benim icin buyuk, cok buyuk basari!


Kolay mi oldu? Hayir! 

Seker bagimlilik diyorlar ya. Dogru. Hem de nasil dogru. Ilk gunlerde elim hep cikolata aradi. Aklima hep sekerli seyler yeme fikri geldi. Hatta arada sinirli oldugum gunler dahi oldu. Ama gittikce azaldi o hal. Bitti diyemem ama azaldi.

Burada, dogum gunumde gidip bana sekersiz kek bulan Ozan'a da ayrica tesekkur etmek istiyorum. Nasil sevindim o keki gorunce. Bu sayede dogum gunum de sekersiz gecti :) Ha bir dilim pasta yesem dunyanin sonu mu? Degil tabi ki. Yiyecegim de. Ama bu ilk ay yemek istemedim. Bir iradem ne kadarina izin verecek gormek istedim.

Bundan sonra daha az tutucu olurum.Zaten turkiyeye gidiyoruz. Yerim tabi ki sekerli seyler. bir dondurma yemeyelim mi? Ama iste bundan sonra ise gelip her gun cikolata, kek, dondurma yiyen bir insan olmak istemiyorum tek derdim bu.

Ve tabi bir de Deniz tarafi var durumun. deniz'e seker vermiyoruz. Ama artik bizim ne yedigimizin de cok farkinda. Dolayisiyla biz yerken ona vermemek gittikce zorlasiyor. O yuzden kendi hayatimdan sekeri olabildigince cikarmak o konuda da bana yardim edecek diye umuyorum. 2 yasi sekersiz gordu. Simdi yalan olmasin 3 kere falan ev yapimi kek yedi birer ikiser lokma. Tabi ki turkiyede! Niyetim gittigi yere kadar!

Peki ne yaptim?

Su ictim - Bol bol bol su ictim. Aklima her seker geldiginde once bir bardak su ictim. Arada iyi geldi, arada hadi be dedirtti!

Meyve yedim - tamamen sekersiz beslenenler tabi meyveyi de kisitliyor. Ama dedim ya benim amacim abur cuburur kesmekti aslinda. O yuzden meyveyi falan kisitlamadim. Canim cok seker isterse meyve yedim.

Kuru meyve yedim - bu da cok faydali ldu. Baktim dayanamiyorum ofiste. Kaam calismiyor. Ve vallhi bazen sekersiz kafam calismiyor!, o zamanlarda kuru meyve yedim. Ise yaradi.

Evde sekersiz kek yaptim - Zaen deniz icin yaptigim bir seydi bu. Denizin keklerinden ise goturdum. canim seker isteyince o keklerden yedim cayimin, kahvemin yaninda. Oh mis gibi sekersiz ama hurma, kayisi vs ile tatlandirilmis keklerimi yedim. En cok bu ise yaradi!

Cikolata kokladim - Vallahi :) Arada insana yetiyor. deneyin bir isterseniz. zaten bir sure sonra - sanirim ilk 20 gunden sonra- buna ihtiyacim kalmadi.

Hayir dedim -  Bizim sirkette illa cikolata bulunur! Illa! masama cikolatayla gelenlere nazikce hayir dedim. 

Bal yedim - Burada porridge diye bir sey yiyorla kahvaltida. Sutte pisirilmis yulaf. Sabahlari ofiste oluyor bizim. Tabi evde yaptigim mis gibi kahvaltimin ustune tatli niyetine bir de onu yedim. Icine bal falan koyunca baya tatli istegini kesiyor. Bu arada ic kilo vermemein nedeni bu ekstra kahvaltilar :)

Ve tarcini kesfettim - Sanirim su son bir ayin benim icin en buyuk kesfi bu oldu. Sekerin yerini bende en cok dolduran tarcin oldu. Canim cok mu seker istedi muz dilimledim ustune tarcin attim, yogurta gronala koydum tarcin ektim, ev yapimi keklere de tarcin ekledim. Kokusu mu yapisi mi bilmiyorum ama tarcin beni cok mutlu etti. 

Ve iste boylece tam bir aydir ben sekeri olabildigince az tukettim ve cikolata yemedim. Ofis hayatimdan da sekerli besinleri cikarmis oldum.

Bundan sonra dediegim gibi niyetim tamamen sekersiz beslenmek degil. Ama iste endustriyel sekerden olabildigince uzak durmaya calisacagim. Dedeigim gibi yaz tatilindeki dondurmalar falan hesap disi! Lutfen ama :)

Donelim Eylul ayinca yine dolapta muzu, cilegi dondurur kendi dondurmamizi yapariz. Ama Cesmeye gidip bir Veli usta yemeden olmaz. Sonra inci pasta var bir de. Bir de kazandibi. Soz bu kadar!

Saka bir yana yaz tatilindeki en buyuk amacim cikolata yemeden donmek. Bunu yapaim gerisi tatil keyfi :)








23 Temmuz 2018 Pazartesi

Bizden haberler ve bir soru

Deniz hizla buyuyor. Oyle hizli buyuyor ki sasiriyorum. Sanki gozumu ustunden ayirmasam bile buyudugunu kaciriyorum. Cok hizli cok, cok.

Hani bebeginiz dogdugunda herkes size kolaylasacak diyor ve siz uykusuzluktan ve yorgunluktan bitmis halde onlara bakakaliyorsunuz ya. O kolaylasma sanirim 1,5 yastan sonraya tekabul ediyor. Hatta 20. aydan sonraya. Ya da soyle diyeyim, benim tecrubeme gore sanirim konusup iyice kendilerini ifade etmeye basladilar mi isler biraz kolaylasiyor. Ya da alisiyor insan tempoya. Bakin bu da olabilir, bilmiyorum. Ama ben sanki bir seyler gittikce kolaylasiyormus gibi hissediyorum. Dun mesela Deniz uzun bir ogle uykusu uyudu. Ozanla oturduk kitap okuduk, kahve ictik. Ve Denizin bebekligini dusunduk. 30 dakika bile uyumadigi, uyanik oldugu zamanin cogunu pilates topunun ustunde ziplayarak gecirdigimiz zamanlari. Kolaylasiyor dedik. Hakikaten kolaylasiyor.

Ote yandan bazi seyler de zorlasiyor tabi. Birey oluyor Deniz. Kendinden 3. tekil sahis gibi bahsettiginden bireyligi evde sozel olarak da belli. Deniz yapsin! Deniz giysin! Deniz su icmek istiyor! Deniz oyuncak oynamak istiyor! Deniz aglayacak! Ah iste en cok guldugum de o Deniz aglayacak! Uyariyor yani, geliyor kriz bakin onleminizi alin :) 

Benden yavas yavas ve hizla ayrilmaya basliyor, hissediyorum. Daha once benim yapmami -sadece benim yapmami- istedigi pek cok seyi kendisi yapmak icin cabaliyor su aralar. Bazilarini basariyor da. Gecen gun kendi kendine etegini giydi. Ertesi gun pijamasini. Dun de marketten donduk, Deniz bekle annecim torbalari birakayim, ayakkabilarini cikaralim dedim. Mutfaga gittim, dondum baktim cikarmis ayakkabilarini birakmis gitmis boyle... 
Bir eşik daha atladı sanki. Bir anda bir çok şeyi tek başına yapabilir oldu. Geçen gün eteğini giydi yalnız. Bugün de eve geldik, "annecim bekle torbaları mutfağa koyayım ayakkabılarını çıkaralım" dedim. Dondum bir baktım çıkarmış bu minik ayakkabılarını böyle bırakmış gitmiş 💕 sevinçle hüzün arasında çok ince bir çizgi var. Bildiniz siz... 💛 #denizip22aylik#gulcininannelikhalleri .
Instagrama da yazdigim gibi, kendi kendine bir seyler basardigini gormek harika bir his. Inanilmaz seviniyorum. Hele yuzundeki mutlulugu gorunce nasil sevindigimi anlatamam. Keske sozcukleri daha iyi kullanma yetenegim olsa da etegini giymeyi basardiginda yuzunde gordugum gulumsemeyi size anlatabilsem. O basardim anne bakisi. O gordun mu bak, yapabiliyorum bakisi. Insan boyle ufacik bir sey karsisinda bile kanat takip ucmak istiyor.

Ama ote yandan icimde bir huzun yok da diyemem. Zaman dursa. Deniz dogdugu andan beri hep soyledigim gibi gunler keske bastan bastan bir daha yasansa... O benden bagimsizlastikca sanki benim ona bagliligim daha da artiyor. Nasil delice bir his bu anlatabilsem...

Gecenlerde is yerinde bana yeni bir pozisyon etklif ettiler. Bi nevi terfi. Daha cok calismam gerekecek mi emin degilim, simdi de esek gibi calistigim icin o kismi supheli. Ama daha cok seyahat etmem gerekecek. Cesitli ulkelere gitmem gerekecek. Hic dusunmeden olmaz dedim. Yapamam. Benim kucuk bir kizim var. Eskiden olsa bu karari vermem zaman alirdi. Zaten muhtemelen kabul ederdim o rolu. Ama etmesem de aklimda bir suru soru idsareti olurdu. Bir firsati mi kacirdim, kabul etmeli miydim? BIliyor musunuz kesinlikle buyuk bir firsatti onume koyduklari. Ama aklimda en ufak bir soru isareti yok verdigim karar dair. deniz oyle hizli buyuyor ki zamanimin yarisini dunyanin herhangi bir ulkesinde, kizimdan ayri bir otelde odasinda gecirmek istemedigime eminim. Anneligin bu onceliklerimi kendiliginden belirlemesini cok sevdim... 

Her gun yeni bir kelime ogreniyor. Her gun yeni bir sey yapmaya basliyor. Cogu kitaplardan. Zaten kitap sevgisi oyle isimize yariyor ki. Huysuz mu hemen sevdigi bi kitabi ac. Bir konuda tutturdu mu, sevdigi bir kitapla ilgisini dagit. Araba koltugunda mi oturmuyor hop kitap okumaya basla. Kitap sevgisinin son faydasi da dis fircalama konusunda oldu. Dis fircalamayi hic sevmiyor Deniz. Bizim fircalamamiza da izin vermiyor. E buyuyor, bir suru sey yiyor ve 16 tane disi var. Ben de 2-3 tae dis fircalamayla ilgili ktap aldim. En azindan bu sayede Deniz de dislerini fircalayacak diye dis fircasini agzina sokmayi kabul etmeye basladi. Adim adim bunu da basaracagiz insallah.

Bu aralar kafamdaki en buyuk sorulardan biri Denizin emmeyi nasil birakacagi. malum 2 yasa 2 ay kaldi. Ben oyle zamana cok takilmiyorum. 2 yas olur, sonrasi olur muhim degil. Her konuda yaptigim gibi bu konuda da niyetim Denizi izlemek. Ama bazen meme duskunlugu beni endiselendiriyor. Gercekte soz konusu meme olunca gozu hicbir sey gormuyor. O konuda tutturdu mu sakinlestirmek cok zor oluyor. Acaba diyorum bu sureci uzatarak zarar mi veriyorum Deniz'e? Ote yandan gercekten birakmak istedigine dair hicbir isaret yok. geceleri emmiyor. Ama gunduz memerle ask yasiyor cocuk. Opuyor oksuyor. Yabanci bir oratam girdik mi memeye sarilmasi kafamdaki en buyuks oru. Acaba artik bu donemi gecmesi mi gerekiyor? Gercekten bilmiyorum. Oyle memeye bir sey surmek falan asla asla yapacagim seyler degil. Kademeli olarak yavas yavas birakacak diye umuyorum ama yok hic bir idaret yok. Ah diyorum bir kitap da bu konuda  olsa. Hakikaten var mi boyle bildiginiz bir kitap?

13 Temmuz 2018 Cuma

Denizin ikinci veli gorusmesi

Dun deniz'in ikinci veli gorusmesi vardi. Simdi ben veli gorusmesi diyince bizim ilkokuldaki gibi bir sey degil. Oyle anneler babalar bir odada oturmuyor. Denizlerin kreste her bebegim bir "Key person" birincil sorumlusu var. Bir de ikinci var. Bu gorusmelerde o birincil sorumlu anne babayla ozel bir gorusme yapiyor. O kadar.

Bu gorusmede yasina gore ortalamada beklenen davranislarinin ne oldugunu ve sizin bebeginizin bunlarin hangilerini yaptigi/yapmadigi ya da baska neler yaptigi konusuluyor. Desteklenmesin tavsiye edilen bir alan var mi onlari anlatiyorlar. Bir de onumuzdeki donem icin planlari. O kadar. Tabi sizin sorunuz varsa onlari da sorabiliyorsnuz.

Deniz icin yine gecen seferki gibi bir turkce anlamasi/anlatmasi bir de ingilizce anlamasi/anlatmasi icin degerlendirme yapmislar. Turkcesi baya iyi. Ingilizcede de arkadaslarini yakalamis. Biz ingilizce konustugunu neredeyse hic duymuyoruz - Turkiyede konusmustu nedense :)- ama kreste konusuyormus. Ben zaten duymasam da olur Ingilizcesini diye dusunuyorum. Hep dedigim gibi benim onceligim Turkceyi duzgun ogrenmesi, anlamasi, konusmasi. Digeri zaten gelecek eminim. Ingilterede yasiyor cocuk. O yuzden sevindim Turkcede iyi yoldaymisiz.

Gcen veli gorusmesinde Aralik basiydi ve Deniz daha yurumuyordu biliyorsunuz. Yurumesini desteklemeiyiz diye konusmustuk. Simdi fiziksel olarak da yasinin ortalamasinii yakalamis. Genel olarak temkinli bir cocuk Deniz, bana benziyor. O yuzden pek cok iki yas bebesi gibi atlayip ziplamiyor. Benim gibi :) Ama su an fiziksel olarak gelisimi okmis. Guzel. Hep diyoruz ya insan bir donup once kendine bakacak. Ben 2 yasinda yurumusum. O yuzden Deniz 17 aylik yurudugunde annemler falan biz aa iyi erken yurudu bile dedik :) Oyle sonucta biraz gen isi galiba.

Bu yasta bebeklerin bazilari tuvaletlerini soylermis. Deniz soylemiyor. Ima daetmiyor, isaret de vermiyor. Hatta yaptiginda yaptin i diye sordugumuzda dahi soylemiyor. Deniz cok bebekken tuvalet konusunda isaretlerini takip etmeye calisirdim. Hani yapacagi zaman alin tuvalete goturun falan diyorlar ya. Deniz o zaman dahi tuvaletini yaparken ona dokunmami bile istemezdi. Bir iki tam o tuvaletini yaparken bez degistiriyordum, denk geldi yani. Aman ne aglamisti. O zaman sanirim bizim bebek tuvalete tutabilecegimiz bir bebek olmayacak diye dusunmustum. Ustelemedim. Simdi de herhangi bir isaret yok tuvalet soylemeye dair.

Ne yapmayi dusunuyorsunuz bu konuda dediler. Beklemeyi dedim. Biz de zorlamamanizi oneriyoruz dediler. Baslayacaksaniz evde, bize de haber verin tutarli olalim. Ama bizce de aceleye gerek yok dediler. 

Tam da onlara dedigim gibi beklemeyi dusunuyorum acikcasi. Denize yavas yavas tuvalet olayini anlatiyorum. Idefix kitaplarimi yollasaydi tuvaletle ilgili kitaplar da almistim. Ama 2 yasinda oldu artik bezi birakmasi lazim gibi bir sey yok kafamda. Guvendigim anne arkadaslarim da genelde ayni seyi soyluyor. Hazir oldugunu anlayacaksin. Ben yine bu konuda da Denizi izlemeyi dusunuyorum, acelesi yok. Bence tuvalet de yurume gibi. Vucudu kaslari hazir olunca o isareti verecek bize. Yaniliyor olabilir miyim? Belki. Ama icimdeki ses aceleye gerek yok diyor. Yine de biraz daha okuyacagim tabi :)

Yemeklerini guzel yiyormus, evde bazen guzel yemiyor. Kendisi gidip yatagina yatip uyuyormus, evde ben varsam illa memede uyuyor. Uyku saati dediler mi hemen yataga dogru gidiyormus, evde hep hayir diyor. Dedim sizdeki baska bir versiyon mu? Biz de bu guncellemeyi evdekine yukleyebilir miyiz? Iste zaten hep kreste baska olmaz mi cocuklar bizimki de oyle. Ama ben uyku konusunda bunu iyi bir isaret olarak goruyorum. Demek ki umut var! Demek ki bir gun biz de hadi annecim uyku saati diyip yatagina birakip cikabilecegiz. Insallah! Ama ne gun onu henuz bilemiyoruz :)

Deniz paylasmayi cok sevmiyor dediler. Tek cocuklarda gorulebilen bir durummus. BIraz sasirdim. Ama hicbir seyini paylasmasi gerekmiyor ki cocugun nasil ogrensin ote yandan. Ha olay cikarmiyormus birisi bir seyini alinca ama memnun olmuyormus. Olacak. Bu yaz kuzenleriyle falan bir araya gelince bu konuda ilerler diye dusunuyorum.

Sozun ozu, normal bebek iste. Cok sukur normal, ve normal sekilde gelisiyor. Oh insan boyle duyunca seviniyor ha. Ben de sevindim :)

11 Temmuz 2018 Çarşamba

Iyi ki dogdum...

Bugun benim dogum gunum. Eskiden buraya uzun uzun eski yasima tesekkur yazilari yazardim. Bu sene de yapayim istedim.

Yasadigim en yorucu ama en guzel yaslarimdam biriydi bu. Bu yasimda yeni bir Gulcin kesfettim ben. Calisan anne Gulcin. Calisan Gulcini cok uzun zamandir biliyordum. Anne Gulcin ile de bir onceki yil tanismistim. Ikisini de ayri ayri severdim. Ama bir araya gelisleri bekledigimden zor oldu.


Bu yasim, hem fiziksel hem de ruhen cok yoruldugum bir yas oldu. Kendime ayiracak zamanimin olmadigi, surekli bir yerelere kostugum ama hicbir seye tam anlamiyla yetisemedigim bir yas. Canim cok yandi bu yasimda. Deniz krese alisirken canim cok yandi. Deniz ust uste hastalandiginda canim cok yandi. Deniz her hastalandiginda bana sorulan kreste iyi bakiliyor mu? Calismasan olmaz mi sorularinda canim cok yandi bu yasimda. Hic baskalarinin sozleri bu kadar canimi acitmamisti. Demek en zayif noktamla, kizima olan sonsuz sevgimle, tanistim ben bu yasimda.

Bu yasim ruhumun doya doya buyudugu bir yas oldu.  Deniz buyudu, ruhum buyudu, kalbim buyudu bu yasimda. Her gun biraz daha sevdim kizimi. Sadece kizimi degil ama. Tum cocuklari biraz daha sevdim ben bu yasimda. Yasamayi biraz daha sevdim. Denizle gecirdigimiz gunleri sevdim. Ailemle gecirdigimiz zamanlari. Annemin bizde kaldigi zamanlari. Denizle babamin oynadigi zamanlari. Abimin Deniz derken sesinin sakidigi zamanlari. Denizin arkadaslarimin kucaginda oldugu zamanlari. Arkadaslarimin cocuklariyla birlikletiklerimizi. Etrafimda bambaska bir sevgi gordum ben bu yasimda.

Bu yasim kendi kucuk cekirdek ailemle dolu dolu gecirdigim bir yas oldu. Eskiden cok tatile giderdik, hic evde durmazdik. Ozanla evliligimiz hep oradan oraya dolasarak gecti. Yine dolastik ama bu yasim heralde evde en cok zaman gecirdigim yasim oldu. Sevdim bunu da. Ozan ve Denizi izlemeyi sevdim ben bu yasimda. Onlarin her gun artan bagini izlemeyi. Evimizde harala gurele eglenmeyi, Denizin soyledikleriyle gulmeyi. Yasadigim gunleri cok ama cok sevdim, ruhum buyudu bu benim bu yasimda. 


Bu yasim saat olarak daha az calistigim ama az zamanda cok isler bitirdigim bir yas oldu. Onceliklerim Denizle beraber kendiliginden belirlendi. Calismayi cok sevdim yine bu yasimda ama calismaya ayirabildigim zaman tabi ki cok daha az oldu. Olsun iyi oldu. Her seye yetisemeyecegimi kabullendim. Her seyin mukemmel olamayacagini, buna vaktim olmadigini anladim. Az calisip oz calismayi sevdim. Yeni bir calisan Gulcinle tanistim ben bu yasimda. 

Sanirim biraz kendimi unuttum bu yasimda. Daha dogrusu unutmadim da kendimi biraz 2. plana attim, atmak zorunda kaldim. Arada yapmak istediklerimi hatirladim, arada ne yorgun oldugumu dusundum ama "kendine vakit ayiracagin zamanlar da gelecek Gulcin" diyerek kendimi avuttum. Yine de kendim icin elimden geleni yaptim, en onemlisi mukemmel olmaya zorlamayarak kendime kocaman bir hediye verdim ben bu yasimda. 

Mukemmel bir calisan degildim. Ise cok gec geldim, bazi seyleri cok yarim yamalka yaptim.
Mukemmel bir es degildim. Bazen Ozana hic vakit ayiramadim. Gozunun icine bakip haftalarca onu sevdigimi bile soyleyemedim.
Mukemmel bir evlat degildim. Annemleri gunlerce arayamadigim oldu. Cok seyi unuttum.
Mukemmel bir arkadas degildim. Arkadaslarimi dinleyemedim. Dnlesem de duyamadigim zamanlar oldu.
Mukemmel bir anne hic degildim. Deniz'i gormedigim aksamlar oldu. Sabirsiz davrandigim, sakin kalamadigim zamanlar oldu.

Ama elimden gelenin en iyisini yaptim ben bu yasimda. O yuzden bugun kendime hic yuklenmeyerek bir dogum gunu hediyesi verecegim kendime. Tipki sene boyunca yaptigim gibi, basardiklarima odaklanacagim. yetisebildiklerime sevinecegim. ve gerisini basimi yana egip ugurlayacagim. Degil mi ki saglikli mutlu bir kizim var, degil mi ki Ozanla el ele buyutuyoruz onu, degil mi ki ailem saglikli, degil mi ki beni sarip sarmalayan arayip soran onca arkadasim var demek ki bir seyleri de dogru yaptim bu yasimda.

Eski yasim sana bana verdigin her gun icin, kizimin gulusuyle susledigin her an icin, sevdiklerimle doldurdugun her dakika icin cok tesekkur ederim. Iyi ki boyle gectin. Yeni yasim haydi baslayalim :)

Iyi ki dogdum :)

2 Temmuz 2018 Pazartesi

Tatil!

Geen hafta Bodrum'da tatildeydik. Cok iyi geldi. Uzun zamandir aklimizda olan bir seydi boyle bir tatil. Deniz dogdugundan beri diyebilirim. Hep soyle bir her sey dahil otele gitsek, kolumuzu kipirdatmadan yatsak ne iyi olur dedik durduk ama olmadi. 

Bizi biliyorsunuz, baya tatile gideriz ama boyle her sey dahil tatil hc yapmayiz. Biz atlariz arabaya o sehir senin bu shir benim gezeriz. Bir yola ciktik mi en az 2-3 sehir gormeden donmeyiz. Valizi acar acar kapatir oradan oraya dolaniriz. Denizle ciktigimiz ilk tatild e bu degildi. Deniz dogdugundan beri ciktigimiz her tatilde yine sehir sehir dolandik biz. Seviyoruz oyle dolanmali tatilleri.


Ama bunu da sevdik. Hem de hic emin degildik sevip sevmeyecegimizden ama ne yalan soyleyeyim iyi geldi. Biz bu tatili yine almazdik. Yine sehir sehir dolanirdik da tatili ayarladigimiz donemde Deniz su cicechi geciriyordu. Ve biz biliyorsunuz coook yorgunduk! Yine de Ispanya'ya gitme plani yapiyorsuk. Su sehire gidleim, 2 gun kalalim, oradan su sehire gecelim diye konusurken Ozan'a dedim ki, "Ozan ben simdiden yoruldum, bu sefer bu kadar cok durakli bir tatil planlamasak mi?" Meger Ozan da bunu soylememi bekliyormus."bence de Gulcin" dedi. "dur biz bu sefer baska turlu bir sey bakalim"

Iste boyle basladi bu tatilin macerasi. Ve biz bir anda kendimizi hersey dahil bir otele rezervasyon yapmis halde bulduk. Hem de Turkiye'de! Iste bu kisim hele hic aklimiuzda yoktu. Ama otellere bakarken bakarken dedik ki, biz baska ulkeye gitsek yine yerimizde durmaz gezeriz :) En iyisi, en bildigimiz yere gidelim gezmedik diye icimiz icimizi yemesin. Hem allahin askina hizmet sektorunde Turkiye'den iyi ulke var mi? Yok! Yine de tatile gidene kadar "Acaba nasil olacak" diye dusunmekten kendimizi alamasak da toparlandik ve tatile gittik!

Cok dogru bir karar vermisiz. Daha otele ayak bastigimiz anda tatilin guzel gececegi belliydi sanki. Ucagimiz 1 saat rotar yaptigindan otele gece 2 gibi vardik. Deniz yavrum yolda uyumustu ama uyand tabi. Olsun yeni yere geldi ya heyecanlandi, hic huysuzlanmadi. Ve biz gecenin o saatinde kendimizi izgara kofte yerken bulduk. Deniz o gece tam 2 kofte yedi. ve boyle ce ya tatilde yer mi diye dusunmelerimiz de bir kenara kalkti. 

Sonrasi deniz kenari, sinirsiz kahve cay, Denizin denizde attigi kahkahalar, annemlerin gelisiyle neselenen zamanlar ve tadindan yenmez bir tatil oldu. Biz bu tatili cok sevdik! Bir de gercekten cok ihtiyacimiz varmis cok dinlendik!

Bodrum Voyage Torba'da kaldik. Otel hakikaten cocuk dostu, Beni en cok rahatlatanlardan biri bu oldu. Biliyorsunuz etrafi rahatsiz etmekten hep cekiniyorum. E deniz de cocuk. Tabi ki krizler oluyor. Onu fazla baskilamaktan da cekiniyorum. Kizimin huzur ve etraffin huzuru arasinda kaliveriyorum bazen. Bu otelde etraf cocuk dolu oldugundan ortam cok rahatti. Herhangi bir bebek agliyor mu, kimze donup donup bakmiyor, garsonlar eglendirmeye calisiyor, yan masandan guldurmek isteyen oluyor. En onemlisi cocuklar birbiriyle arkadas oluyor. Bu kizim bizim icin cok guzel oldu.

tein cok guzeldi. Yemekler sahaneydi. Deniz nefisti. Bunlarin disinda her seyin elimizinn altinda olmasi benim cok hosuma gitti. Denizi uyutup birer birer disari ciktik, bara gece kulubune bile gittik. hepsi tesisin icinde oldugundan agladi mi hemen don sorun degil :) Son gece Deniz, aranbasinda uyuyarak _bu 21 ayda ilk kez yasanan bir seydi. Cok denedik ama hic olmaamisti bugune kadar- bize buyuk bir jest yapti ve biz basbasa guzel bir aksam gecirdik. Yine oda 100 metre uzagimizda oldugunda uyanir gibi olsa heen gidebilecegimizden kafamiz rahatti.

Deniz gayet guzel yemek yedi otelde. Cocuk bufesi vardi daha az tuzlu secenekler var orada ama elbette tuz  yedi bu tatilde. Yemedi desem yalan olur. Evdeki kadar tuzsuz degldi hicbir yemek. Biz daha cok izgara balik, et falan yedirdik Denize iyi oldu.

BUrada bir acik bufe parantezi acacagim. Acik bufe bebekle zor bir seymis! Tabi ki onca makarna, pilav vs goren cocuk ay dur ben once etimi yiyeyim demiyor. Bizimki demiyor yani. ILk gunler baktik mak-kar-na, beyaz pilav diye tutturuyor, sonarsinda kendimizce bir yontem gelistirdik. Restorana gidince Denizi acik bufe tarafina hic gecirmeden direk masaya oturtuyorduk ve baligini, etini (sadece 1 cesit) alip ikram ediyorduk. Biz de o arada o ne yerse biraz biraz aynisindan yiyorduk. Bitti mi balik ya da et, kendimize de denize de baska cesitler aliyorduk. Boylece mak-kar-na, pila pila yese de oncesinde etini baligini yemis oldu. En azindan!

Deniz bu tatilde TATLI kavramini ogrendi. Iste bu cocuk kotu oldu!

Biz Deniz'e seker vermiyoruz. sekerle hic tanismadi diyemem. Birkac kez ev yapimi kekin ucundan yedi Turkiye'de. Tabi ki bu turkiyede yasandi! Ama bu 3 kez oldu sadece. Onun disinda sofra sekeri yemedi henuz. Meyve yiyor, disaridan ekmek yiyor. Tum bunlardan elbette seker aliyor. 

Tatilde elbette devasa tatli bufeleri vardi. ve elbette ben o tatlilardan yedim! Ama yani ben de tatile gittim. Ve elbette cocuk bufelerinin her yani seker ve sekerli seylerle doluydu. keske boyle yapmasalar! Ilk gunler umurunda bile olmadi. Ama sonrasinda Deniz tatli istiyor demeye basladi. Kek istiyormus. Ben Denize kek yapiyrum evde ama keci boynuzu unu, bal, tahin oyle seylerle. Yani kek yiyebildigini biliyor. E orada nereden bulayim o keki. Denizin inadi da malum. Yok illa tatli istiyor. Iste o durumlarda kuru uzum, ceviz, kayisi imdadimiza yetisti. Deniz  bol bol onlari yedi. Ha bir de kavun karpus. Bir gun de ceyrek bebek biskuvisi yedi. Aklini kacirdi. Sonucta bu kadarla tatili atlattik. Ama elimizde Tatli istiyorum diyen bir bebek kaldi :( Tatli sadece o otelde var dedik. Mecburen biz de bir sure tatli yemeyecegiz. Zaten 2,5 kilo almisim iyi bahane olur! Bence tatilin en zor kismi ve en kotu etkisi bu oldu.

Yine tetsiste bebek odalari vardi. Ve sahilde bebekler icin oyun alani ve aksamlari kullanilabilecek bir lunapark. Bunlar guzel seyler cok isimize yaradi. Ancak bunca cocuk;lar icin hazirlanmis yerde bir tane cocuk kitabi olmamasi bence inanailmazdi. Yok bir tane kitap yok. 
Ben tatile gitmeden deniz'e idefix'ten kitaplar ismarlamistim. Onlar gelseydi bu sorun olmayacakti ama gelmediler. Bu da gerci baska bir yazinin konusu. konuyu dagitmayayim simdi. Yani bana sorarsaniz bebeklerle ilgili kisimda en buyuk eksik kitapsizlikti ah bir de sekerli seylerin coklugu. Ama bunlar disinda bebegin denize girecegi bezi bile dusunmuslerdi standlarda bezle ucretsiz dagitiliyordu.

deniz, ilk gunlerde denize girmeye bayildi! zor cikariyorduk suda,. Persembeden sonra ne oldu bilmiyoruz suya girmek istemez oldu. Ya bikti ya da carsamba yagan yagmurdan sonra su sogudu. Sonucta persembe Cuma - bir de ekstradan cumartes- Deniz deniz kenarinda kumlarla oynamay tercih etti. Olsun ayagi su gordu. 

ve sonucta tatil Cuma gunu bitti. Daha dogsuru bitti saniyorduk ama ucagimiz kalkmadigindan ve 22 saat rotar yaptigindan aslinda tatil bitemedi. Aslinda bitmesin falan da dememistim! Ve biz bir gun daha bodrum'da kaldik. E iyi olsu da bir yandan da bebekle iki kez havalani bir suru bekleme cok da iyi olmadi. Olsun. Onlari bir kenara birakiyorum ben. Genel olarak bu bizi cok mutlu eden, donlendiren bir tatil oldu.

Ha bundan sonra hep otel tatili mi yapariz? Hayir :) Ama bundan sonra otel tatili yapariz. Ben cok sikiliriz diye dusunuyordum ama bebekle oyle olmadi. Konforu guzel geldi. Ote yandan sehir shir gezmenin tdai her zaman baska. Denizi de kendimizi de bundan mahrum birakmaya niyetimiz yok. Imkanlar el verdigince biraz ondan biraz bundan takilacagiz iste.

Zaten guzel olan gercekten birlikte vakit gecirebilmek. Deniz hep bizimle olunca konusmasi yine cok ilerledi. Arada inadi ile bizi bezdirse de kendisi yine harika bir tatil arkadasiydi ve aramizda yine en cok o eglendi.

O yuzden nerede oldugumzun onemi yok aslinda. Beraber olalim da.

Boyle boyle egleniyoruz iste.
Haydi simdi ise donme zamani :)

Bunlar da ilginizi cekebilir

Related Posts with Thumbnails